ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANIMIZ SAYIN TANER YILDIZ, EMET ETİ BOR TESİSLERİNDE İŞÇİLERLE BİRARAYA GELDİLER
12.03.2014
Bir dizi temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere Kütahya’mıza gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız, Valimiz Sayın Şerif Yılmaz ile birlikte Emet ilçemizde bulunan Eti Bor tesislerinde işçilerle biraraya gelerek onların istek ve arzularını dinledi.
12 Mart 2014 Çarşamba günü bir dizi temas ve ziyaretlerde bulunmak için Kütahya’ya gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız, Valimiz Sayın Şerif Yılmaz ve beraberindekilerle birlikte Kütahya Merkez, Tavşanlı ve Tunçbilek Beldemizde yapmış oldukları ziyaret ve incelemelerden sonra, Emet İlçemizde faaliyet gösteren Eti Bor tesislerine geçerek işçilerle bir araya geldi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız burada yapmış olduğu açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Eti Maden işletmeleri yalnızca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın değil aynı zamanda Türkiye'miz içinde en önemli işletmelerinden biri. Türkiye'de ve Dünyada çok yüksek cirolu işletmeler var ama karları düşük oluyorlar. Özellikle madencilik sektöründe, hele hele Borda öyle bir nokta yakalandı ki hamd olsun en yüksek değerde katma değer koyabilen ve madenle alakalı bütün o proseslerden ve yaptığınız bütün işçiliklerden sonra bütün mühendislik katkılarınızdan sonra yüksek kar bırakabilecek bir sektörde çalışıyorsunuz.
Türkiye'nin dünyada Bor ismi ile beraber Bor Madeniyle beraber kendi sektöründe duyulduğu bir işte çalışıyorsunuz. Son derece yoğun bir çalışmadan sonra 2013 yılı gayet iyi bir performansla kapatıldı. Ben özellikle onun için sizlere teşekkür etmeliyim. Daha sonrada Enerji sektörünün diğer kalemleri ile alakalı da bizim performansımızı gittikçe yükselen değerimizi hep beraber sizlerin desteği ile sizlerin katkısı ile sağlamış olacağız.
2014 yılı yatırımlarımız devam ediyor. Hele hele Kütahya işletmesinde, Eskişehir işletmesinde bu yıl özellikle Kütahya’da 90 Milyon TL yatırımı hep beraber yapmış olacağız. 1200 civarında burada arkadaşımız çalışıyor amacımız çalışan sayımızı daha artırmak ve aynı zamanda teknoloji ile beraber buluşmak. Zaman zaman Bor madenini özelleştirmek istiyor musunuz? diye soruyorlar biz özelleştirmeyi düşünmüyoruz. Özelleştirme de Bor kalemi bulunmamaktadır. Ancak bir kısım hizmet alımlarını teknoloji transferlerini bu vesileyle yapmak isteriz. Bununda özelleştirme anlamına gelmediğini de bizzat burada çalışan arkadaşlarımızın bilmesi lazım.
Bizler siyasi kimliklerimizle bir yandan TBMM’de uğraşırken diğer yönden de teknik kimliğimizle beraber Bakanlığımızda uğraşıyoruz. Tabi ki Türkiye’nin siyasi istikrarı adına çok fazla katkı koymamız lazım. Hepimiz bulunduğu yerde çok fazla işler yapmamız lazım. Çünkü Türkiye ortalama 29 yaşında. Burada çalışan arkadaşlarımızın ortalaması da oralardadır. Bunu ne için söylüyorum. Bundan 29 yıl önce Anıtkabirdeki bayrak direğinin ipini yerli kaynaklarla yaptığımızı ve bu ipi Türkiye’nin ürettiğine dair bir gazetede manşetten yayınlandı. Ben o zaman Üniversitedeydim. İçindeki metalik ve etrafındaki plastikle beraber Türkiye artık bunu üretebiliyor. Türkiye bir bayrak ipini kendi başına imal edipte sevindiği bir ortamda önceki ay Başbakanımıza refakatle Japonya’ya gitmiştik orada A4 uydusunu Türk Mühendisleri ile birlikte uzaya fırlatma hazırlıkları yapıldı ve sonunda fırlatıldı. Bütün teknolojik unsurların kullanıldığı bir Dünyada yaşıyoruz. O yüzden bulunduğumuz her hangi bir nokta bize yetmez bütün bunların her birisi o ülkenin siyasi istikrarı ile orantılıdır. Hiçbir sektör büyüklüğü siyasi istikrarın toplam büyüklüğünden daha büyük değil der iktisatçılar. O yüzden siyasi istikrarı korumaya mecbur olanlar yalnızca siyasi olanlar değillerdir, yalnızca iktidar partisinde olanlar değillerdir. Ben bugün burada sizlerle siyaset konuşmayacağım ama bunun yansımaları ile alakalı bir takım konulara değineceğim.
Siyasi istikrarın korunmasına borçlu olanlar yalnızca o ülkenin siyasi iktidarı değildir. Muhalefetidir, sivil toplum örgütleridir, sanayicileridir. Çünkü her birimiz yaptığımız işleri siyasi istikrarın sürdürülebilir oluşundan alıyoruz. Türkiye son 11 yıl içinde 3 katına çıktı. 800 Milyar Dolarlık bir GSYİH var ve bizden yalnızca bir mahkeme kararı ile Uluslar arası mahkemede Türkiye’nin kendisi kadar para isteyenler oldu ve öyle anlar oldu ki Türkiye’de, 2001 yılında ki krizde Türkiye’nin bütün varlıkları kadar para kaybetme durumuna geldi.
Türkiye siyasi istikrarını her üstüne gelen darbeye karşı muhafaza etmek durumundadır. 1960, 1970, 1980, 1990 larda darbe oldu. Her oluşan darbenin bu işletmelerimize çok ciddi olumsuz tesirleri vardır. Her oluşan darbenin Ülkeyi 20-30 yıl geriye attığını bilmeniz lazım. Bunu görmemiz lazım o yüzden siyasetle alakalı her hangi bir yapının çözümünün siyasette olduğunu bilmemiz lazım.
Bizler her birimiz dürüst, samimi, cefakar, vefakar ne varsa o kelimelerden üst üste koyun her birisi ile çalışmamız lazım. Çünkü Türkiye’nin hak ettiği refah seviyesi ile alakalı yapacağımız çok fazla iş var.
Belki rakamlarla çok yakın olmayabilirsiniz, Türkiye’de nüfus 77 Milyon ve Türkiye’de resmi kayıtlara giren 107 Milyon cep telefonu var. 64 Milyon adet civarında abone var. 10 yaş altı ile 75 yaş üstünü çıkarttığımızda hemen hemen 2 telefon düşüyor ve biz bir yılda cep telefonuna 22 Milyar TL para ödüyoruz. Bazı önemli günlerde 1 günde 1.1 Milyar adet mesaj atılıyor. Herkes hayatına baksın, kendine baksın. 1.1 Milyar adet mesajın karşılığı 90 Milyon TL. Bunu her birimiz atıyoruz. Bunu neden söylüyorum tüketim anlayışı değişiyor, hayat anlayışımız değişiyor, hayat konforumuz değişiyor, refah seviyemiz değişiyor, cep telefonu olmadığında kendimizi boşlukta hisseder olduk. Mutlaka yanımızda olması lazım. O yüzden bu iletişim dünyasında, bizlerin mutlaka ama mutlaka daha çok çalışması lazım. Türkiye’nin daha çok zenginlemesi ve zenginleşmesi lazım. O yüzden bizler mühendisliğimizi tekniğimizi her türlü gelişimi yeterli bulmayacağız ve daha fazlasını yapmak için gayret edeceğiz ve gece gündüz demeden koşturacağız.
Türkiye son 11 yıldan bu tarafa çok fazla performans gösterdi ve bunun nasıl yakaladığı soruldu. Bizlerin, mutlaka performansımızı artırmamız lazım. Ülke 3 katına çıktı buna 11-12 yıl önce inanmıyorduk. Bir kısmınız lisede bir kısmınız üniversitede okuyordunuz ama, şuanda biz bu noktaya geldik. Niçin 2023 yılında çıkmayalım, bir 3 katına daha çıkarız. Nükleer güç santralleri yapacağız. O yüzden birçok konu var.” diyerek sözlerini noktaladı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız’ın yapmış olduğu ziyarette kendilerine, Valimiz Sayın Şerif Yılmaz, TBMM KİT Komisyonu Başkanı ve Kütahya Milletvekili Sayın Hasan Fehmi Kinay, Kütahya Milletvekilleri Sayın Dr. Soner Aksoy ve Sayın Prof. Dr. Vural Kavuncu, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, daire müdürleri ve işadamları eşlik ettiler.
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/1.JPG?mode=resize&width=1200)
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/2.JPG?mode=resize&width=1200)
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/3.JPG?mode=resize&width=1200)
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/4.JPG?mode=resize&width=1200)
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/5.JPG?mode=resize&width=1200)
/2014/03_Mart/12-Enerji Bakani-Emet/6.JPG?mode=resize&width=1200)
