Kütahya-Eskişehir Muharebelerinin cereyan ettiği Merkez Yeşilbayır Köyü Oyuktepe mevkiindeki askerlerimiz anısına yapılan şehitlik anıtının açılışı, Valimiz Sayın Şerif Yılmaz tarafından gerçekleştirildi.
17 Mart 2015 Salı günü Merkez Yeşilbayır Köyünde düzenlenen Oyuktepe şehitlik anıtı açılış programında yaptığı konuşmada Valimiz Sayın Şerif Yılmaz;"Çok değerli Garnizon Komutanımız, Belediye Başkanımız, değerli mesai arkadaşlarım , çok kıymetli Yeşilbayırlılar, değerli basın mensupları hepinizi sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Öncelikle şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, yaşayan gazilerimize Allah’tan uzun ömürler vermesini diliyorum, Hakkın rahmetine kavuşmuş olan gazilerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.
Yarın 18 Mart, aslında bu anıtımız yapılalı epey oldu, kış şartlarında arkadaşlarımız büyük zorluklara rağmen gece gündüz demeden çalışıp bugün anıtı açmamıza vesile oldular, ben tekrar arkadaşlarımıza teşekkür etmek istiyorum. 18 Mart ta, bugün Anadolu’da yaşıyorsak ecdadımızın yazdığı kahramanlık destanı sayesindedir.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde ve dışında yaşayan tüm insanlarımıza bayrağımız inmiyorsa, ezan susmuyorsa burada verilen şehit kanlarımızın semeresidir. O nedenle bu programı da 18 Mart içerisinde yapalım istedik. Hava biraz soğuk olsa da, bizim ecdadımıza karşı vazifemiz olduğu için hava sıcak da soğuk da olsa bu programı yapmak istedik.
Yine 18 Temmuz 1922’de şehit olan, Tavşanlı Derbent’te şehitlerimiz vardı. 27 Ekim 2014’te orada da bir anıt açtık. Bugün de Oyuktepe Şehitlerimizin anısına bu anıtı açmış olacağız. Kurtuluş Savaşının en önemli olaylarının cereyan ettiği yerlerden bir tanesi hiç kuşkusuz Kütahya.İşgallere karşı Müdafaa-i Hukuk, Milli Alayın kurulması, Yunan işgaline karşı Kuva-i Seyyarenin merkezi olarak kullanılması, ilk düzenli orduya geçişte yaşanan sıkıntılar ve meydan muharebesi ilimizdeki cereyan eden olayların bazılarıdır.
Bu bölge Kütahya-Eskişehir Savaşları sırasında da en yoğun çatışmaların yaşandığı yer olması hasebiyle de ön plandadır. Kütahya ve Eskişehir muharebeleri denildiği zaman, ben kendimde tarih kitaplarında okudum, şu anda üzerinde bulunduğumuz toprakların, biraz önce başkanımız okudu;”Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı”, mısrasında bahsedildiği gibi her karış toprağımızda şehit kanı var. Zaman zaman söylüyorum bu topraklar hakikaten kutsal topraklar. Burada yürürken, ayağımızı kaldırırken, konuşurken de dikkat etmemiz, edebimizi adabımızı korumamız lazım, ecdadımıza yakışır şekilde saygı ve hürmeti göstermemiz lazım. Şu karşıda gördüğünüz tepelerin her karışında bir çatışma cereyan etmiş. Her karış toprağında şehidimiz var, bu işgal yıllarında böyle, bu Kurtuluş Savaşı yıllarında böyle. O nedenle bu bölgenin önemi çok daha öne çıkmaktadır.
Kütahya Müdafaa i Hukuk Cemiyetinin kurulduğu 20 Eylül 1919 tarihinden sonra Kütahya’da Milli Mücadele başlamıştır. Kütahya- Eskişehir Savaşı Sakarya Meydan Muharebesi ile doğrudan bağlantılı gözükmekle birlikte, düzenli ordunun aldığı ilk ağır yenilgidir. Yeni kurulan düzenli ordunun belki de ilk mağlubiyetiydi.Daha henüz oturmamış, şekillenmemiş, ama kendisini bir savaşın içerisinde bulmuş, bu vatanı kısa bir süre de olsa da düşmana bıraktığımız bir sonucu doğurmuştur. Kütahya şehrinin etrafında cereyan eden ve şehri adeta bir çember içerisine alan bu muharebeler, umutların iyice azaldığı, inanılmaz zorlukların yaşandığı ve nihayet Gazi Mustafa Kemal Paşanın askerlik görevine tekrar Başkomutan olarak yeniden muharebelere dönmesini sağlamıştır. Bu muharebeler 15 Mayıs 1921’den 25 Temmuz 1921’e kadar sürmüş ama asıl çatışmalar 10-24 Temmuz arasında olmuştur. Yeni kurulmakta olan Milli Ordunun ilk kez büyük birliklerle mücadele ettiği bu birliklerde Türk Ordusu, Yunan Ordusuna karşı maalesef belli bölgeleri kaybetmiş, düşmana bırakmak zorunda kalmış, Sakarya’nın doğusuna çekilmiş yine zor şartlar altında yeni kurulan düzenli ordunun kendisini toplamasına bile fırsat bulmadan gerçekleşen bu savaşta 121 subayımız , 1522 erimiz şehit olmuş, 267 subay, 4717 erimiz yaralanmış, 54 subay ve 320 erimiz esir olmuş, toplam 6978 vatan evladını kaybetmişiz. Yunanlıların kayıplarıyla ilgili kesin tespit mümkün olmamıştır.
14 Temmuz 1921’de şiddetli taarruza devam eden Yunanlılar İçinde bulunduğumuz Oyuktepe’ yi işgal ettiler. Türk Ordusu buradan geri çekilmek zorunda kaldı.İşte bugün anılarına açtığımız şehitliği o tarihte burada kahramanca savaşan bu vatan toprağının Müslüman yurdu olarak kalmasına mücadele eden aziz şehitlerimizin hatırasına gerçekleştirdik.
Hayatını kaybeden tüm şehitlerimize hem burada, hem bugüne kadar din, vatan, millet ve namus uğruna şehit olan tüm şehitlerimizin anısına belki burada açılışını gerçekleştireceğimiz anıtımız onlara gösterdiğimiz vefayı, onlara duyduğumuz saygıyı,hürmeti ebedileştirme adına bir nişan olacaktır.
Yine bildiğiniz gibi 17 Temmuz 1921‘de Kütahya da düşman işgaline uğradı. Kademe kademe düşman işgaline uğrayan Ülkemizin özellikle Ege Bölgemizdeki bu İllerimizden sonra yeni kurulan ordumuzun moral motivasyonu düştü, belli bir toprak parçamız düşmanların eline geçti, hem de ekonomik olarak kendine gelemeyen Ülkemizde halkın morali bozuldu. Bunun sonucunda Polatlı'ya kadar top sesleri ulaşınca Türkiye Büyük Millet Meclisinde Başkentin Kayseri’ ye taşınması gündeme geldi. Nihayetinde vazgeçildi. Bunun sonucunda da hızını alamayan Yunan Ordularına karşı 14 Ağustos 1921’de Eskişehir-Seyitgazi hattından ileri geçerek, 22 Ağustos 1921’de Sakarya nehri boyunca Türk asil mevzileri ile temasa geçerek 22 gün gece ve gündüz sürecek olan Sakarya Meydan Muharebesi başlayacak ve bunun sonucunda da Kurtuluş Savaşı ile beraber işgal edilen bu alanlar tekrar Türk yurdu haline gelecek ve bugün içinde yaşadığımız bu kutsal toprakların bize emanet edilmesini sağlayacak olan atalarımız canları pahasına bunu gerçekleştireceklerdir.
Bugün burada bu anıtın yapılması maddi boyutta çok önemli değil, ama önemli olan bu ecdadın torunları olarak onların bize bıraktığı bu mirası koruma ve geleceğe aktarma adına bu bilincin, bu ruhun, bu milli şuurun konuşması adına bu vatan uğruna canlarını veren aziz şehitlerimizin unutulmaması uğruna bu eserin açılışını burada gerçekleştiriyoruz.
Bizim Ülke olarak, Millet olarak, Devlet olarak sorumluluğumuz kendi Ülke sınırlarımız içerisinde yaşayan insanlar olduğu kadar bize o mirası bırakan o ecdada karşı sorumluluklarımız var. Bugün Çanakkale’ ye gittiğimiz zaman şehitliklerde isimlere baktığımız zaman Osmanlının hakim olduğu o coğrafi alanda bu coğrafyadan gelen şehitlerle, bugün Anadolu topraklarından gelen şehitlerimizin yan yana yattığını görürsünüz.
Bugün Süleyman Şah türbesi bildiğiniz gibi Suriye sınırları içerisinde, yeri değişti. Dün Çanakkale’ye gelenler Halep’ten, Musul’dan, Kerkük’ten, Saraybosna’dan, Selanik’ten Varna’dan geldi. İşte bizim sorumlu olduğumuz bu coğrafya da Ülke olarak ta devlet olarak ta millet olarak ta sorumluluğumuz olduğu hiçbir zaman unutmamamız gerektiğini ben buradan tekrar ifade ediyorum.Hep beraber bunu gerçekleştireceğimize ben inanıyorum.Bu manevi mirasın hepimizin omuzlarında olduğu ben tekrar ifade etmek istiyorum.
Bu sorumluluğu yerine getirmenin gerçek mutluluğunu yaşayarak bu anıtın yapılmasında emek veren tüm arkadaşlarıma özellikle Kültür ve Turizm Bakanlığımıza teşekkür ediyorum. İl Özel İdaresi Çalışanlarına teşekkür ediyorum. Muhtarımıza ve dernek Başkanımıza teşekkür ediyorum. Hep beraber gerçekleştirilen bu çalışma neticesinde bugün bu eser ortaya çıktı.Bu soğuk günde kalpten gelen sıcak duygularla inşallah amacına ulaşmış olur.Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi Cenab-ı Allah inşallah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırtmasın.Tüm şehitlerimize ve ahirete intikal etmiş gazilerimize Allah tan rahmet diliyorum.Onların şefaatlerine nail olmayı rabbim hepimize nasip etsin.Yaşayan gazilerimize sağlık ve esenlik dileklerimle, anıtın hayırlı uğurlu olmasını diliyor, hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.
Protokol konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla İl Özel İdaresi tarafından Kütahya-Eskişehir Muharebelerinin cereyan ettiği 57 nci Tümene bağlı askerlerimizden bir bölümünün 1921 yılında şehit düştüğü Merkez Yeşilbayır Köyü Oyuktepe mevkiindeki askerlerimiz anısına yaptırılan Oyuktepe Şehitlik Anıtı, Kuran tilaveti ve yapılan dua sonrası açıldı.
Şehitlik anıtı açılışına Valimiz Şerif Yılmaz ile birlikte, Hv. Er Eğtm. Tugay ve Garnizon Kom. Hv.P.Tuğg. Sayın Celal Başoğlu, Kütahya Belediye Başkanı Sayın Kamil Saraçoğlu, Vali Yardımcısı Uğur Turan, Kaymakamlar,İl Jandarma Komutanı J Alb. Mustafa Uğur ile Daire Müdürleri, STK Temsilcileri ve davetliler katıldılar.